15 Kasım 2016 Salı

Limon ve Lavantalı Vegan Kurabiye




Kafeye gelen vegan müşteriler için yaptığım ve çok sevdiğim kurabiyelerin tarifini yazmak istedim bugün. Bana sorsalar tereyağ olmadan kurabiye mi olurmuş derdim ama oluyormuş. Gayet de güzel oluyormuş.

Veganlık konusunda herhangi bir tartışmaya girmeden, benim yapabileceğim bir şey olmadığını ve gerçekten bu felsefeyle yaşayan insanlara büyük saygı duyduğumu belirtmek istiyorum. Ben hiçbir zaman o kadar iradeli olamadım. Tereyağ, peynir ve özellikle yoğurt beni engelleyen en büyük şeylerden biri. Alternatifleri var, biliyorum ve çoğunu denedim ama malesef. Yine de elimden geldiğince kahvelerinin yanında bir şey atıştırmak isteyen müsterilerin yerime kendimi koyup neyin vegan versiyonunu yapabilirim ve ne kadar dayanır, ne derece iyi olur diye sürekli araştırmalar yapıyorum.

Klasik shortbread tarifini tereyağ yerine hindistancevizi yağı kullanarak yapmayı denedim ve sonuçtan çok memnun kaldım.

Burda hindistancevizi yağına alternatif vegan butter diye bir şey var, margarinin sütsüz alternatifi gibi bir şey. Sanırım Türkiye'de de Alpro markasının soya margarinleri bulunmakta ama fiyatı nedir, ne kadar rahat ulaşabilirsiniz bilmiyorum. Bu alternatif ürünlere ulaşma şansınız varsa bir şekilde bunları da kullanabilirsiniz. Ama en azından hindistancevizi yağı sağlıklı bir alternatif ve kurabiyenizde mis gibi doğal hindistancevizi tadı oluyor, en çok bunu öneririm.

14 Ekim 2016 Cuma

Çikolata Soslu Zebra Mermer Kek



Hemen her özel günde, brunch veya kahvaltıda sunabileceğiniz zebra mermer kek tarifi var bugün. Yumuşacık, pofuduk ve tereyağlı bu pound kekin isterseniz çikolata sosu veya pudra şekeri ile dekore edebilirsiniz.

Çocukluğumdan kalma hatıraların içindeki pastalardan, keklerden ara ara bahsediyorum. İnsanın hatıralarında pasta kek olması da ayrıca değinilmesi gereken bir konu tabi ki ama şimdi onun sırası değil. Annemin beslenme çantama sık sık koyduğu, hemen her davette, günde yapılan ve hep keşke kakaolu kısmı daha çok olsaymış keşke üzüldüğüm kek... Mermer kek... Annem elindeki malzeme ve imkanlarla en güzelini yaptı hep. Kokusu hala burnumda, tadı hala damağımda o kurabiyelerin, pastaların. Hayır hangi fransız pastası annenizin yaptığı mozaik pasta kadar lezzetli? Hangi brownie bi arap dudağı?..

Geçenlerde aklıma gelen annemin mermer kekini yapmak istedim, hem de çalıştığım kahve evinde. (Ahmet, bunu okuyorsan holaaa!!) Tabi ki o saatte, zaman farkından dolayı anneme ulaşamadım ama The Cake Book adlı kitap yardımıma yetişti.  Keki pişirdim, soğuttum üstüne bir de çikolata sosu döktüm. Keşke yanmda fotoğraf makinem olsaydı dedim sonra... Telefonla çekilmiş fotoğrafların kusuruna bakmayın lütfen. Ama bu fotoğrafların kusurun kapatacak kadar lezzetli, yumuşacık ama dışı güzel kızarmış bir kek elde edeceksiniz bu tarifle.

Kekin zor olan herhangi bi yanı yok, zaten hemen hepimizin bildiği anne keki aslında ama ben yine de bir kaynağı rehber alıp yapmayı daha çok seviyorum. Zaten klasik de olsa anne kekinin tarifini ezbere bilmiyorum.

Tereyağlı, pofuduk ama içi nemli ve yumuşacık bir kek elde ediyorsunuz. İlk iki gün çok rahatça servis edebilirsiniz ama bence 3. güne biraz bayatlıyor ama bu kişisel bir şey biraz da. Ben kekimi genelde ilk gün, hatta henüz tam soğumamışken yemeye bayılıyorum :)

Ben çikolata sosu ile yemeyi çok seviyorum bu keki ama isterseniz sadece pudra şekeri de serpebilirsiniz üstüne.

24 Ağustos 2016 Çarşamba

Misket Limonlu Ağızda Dağılan Minik Kurabiyeler


Misket limonu veya lime (laym diye okunuyor) kendine has kokusu ve tadı olan bir turunçgil. Limon kullanılan hemen her yerde kullanıldığı gibi bence kendi başına özel tarifleri hakeden bir meyve. Yeşil limondan farkı çekirdeksiz olması ve biraz da tadı :)


Eğer denemediyseniz her zaman yaptığınız limonata tarifinizi mutlaka misket limonu ile de deneyin.

Ben  lime tadını çok çok sevdiğim için bu kurabiyede kullanmak istedim. Ağızda dağılan,  kıyır kıyır  kurabiyelerim oldu. Hem çay kurabiyeleri hem kahve kurabiyeleri diyebilirim çünkü ikisi için de çok uyumlu bir tat.


Kurabiyeleri yaparken püf noktanız tereyağını orta devirde iyice çırpmak olacak. Bunun için mutlaka oda sıcaklığında tereyağ kullanın. Tereyağ yerine margarin kullanmak isterseniz kullanabilirsiniz tercih ediyorsanız ama içeriğindeki su oranı olabildiğince düşük olmalı. Bunun için özellikle hamur işi için olanları tercih edin.

Bu tarifi portakal kabuğu veya limon kabuğu kullanarak da yapabilirsiniz.

8 Ağustos 2016 Pazartesi

Bol Çikolatalı Brownie Kurabiyeler



Amerika en güzel çikolata parçalı kurabiyeleri yiyebileceğiniz yerlerden biri olarak gösterilir hep. Zaten kökeni de buraya dayalı bir kurabiye çeşidiymiş çikolata parçalı kurabiye. Ruth Graves Wakefield, 1938 yılında restoranı Massachusetts'teki Toll House Inn için geliştirmiş ilk tarifi. Heralde o günden bu güne Amerikalıların, ve tabi ki dünyanın en çok sevilen tatlılalarından biri olmuş demek yanlış olmaz. 

9 aydır New York'tayım ve bulabildiğim bütün çikolatacıları, pastaneleri denedim diyebilirim. Burdakilerin öle bayıla yediği şeylerin çoğundan hiç hoşlanmadım çünkü bana her şey çok fazla tatlı geldi. Sanki sadece şeker yiyormuşum gibi. Sadece bir yerde yediğim damla çikolatalı kurabiyeye bayıldım. Aynı yerin fıstık ezmeli kurabiyesi ve çifte çikolatalı kurabiyesine de bayıldım. Üstelik bunlar da yine tatlı ama en azından mis gibi tereyağ kokan, dengeli tatlar olmuşlar. Bu müthiş kurabiyeleri yapan yerin adı Levain Bakery. Yolunuz düşerse uğramadan dönmeyin. 

Aralık 2015'te, yani 9 ay kadar önce bunların çifte çikolatalı kurabiyelerinden esinlenip kendim de yapayım dedim. O zaman kaldığım yerde fırın vardı :) Yalnız Levain Bakery kurabiyeleri çok çok büyük ve dolgun, ben 1 tanesini 2 günde falan bitiriyorum :D Bu yüzden daha ufak ve ince kurabiyeler yapmayı tercih ettim.


Bu seferlik pek fotoğrafı olmadı çünkü hem ilk yaptığımda anında bitti bu kurabiyeler hem de evdekiler tekrar tekrar istedikçe her yapışımda anında tükendi. Şöyle düşünün, büyük, 7 odalı bir evde, 6 kişi ve bir ev sahibi kalıyorduk. Kimseye ya bekleyin de fotoğrafını çekeceğim diye dert anlatmaya fırsat kalmadan bitiyordu. Bu fotoğrafı da kendi payıma düşenle, arkadaşımın payına düşeni birleştirip çekmiştim :)

Bu kurabiyelerin diğer güzel tarafı ise istediğiniz gibi modifiye edebilme şansınız. İster fındık kırığı ekleyin, ister beyaz çikolata. İsterseniz oreo kırıkları. Ne yaparsanız yakışıyor resmen :)

7 Temmuz 2016 Perşembe

2 MALZEMELİ NUTELLALI AVOKADO PUDİNG




Bayramınız kutlu olsuun! Ben bayramda evimden çok uzakta ve bayram havasının çok uzağındayım. Siz benim yerime ailenizle birlikte olmanın, memleketinizde, evinizde olmanın tadını çıkarın.

Burda yaşadığım evde ekipman olarak 1 tava ve bir ocak dışında bir şeyim yok. Bir de ev arkadaşımın rondosu, hahah. O yüzden hem sizinle çok az şey paylaşabiliyorum, hem de ben çok çok az şey pişirebiliyorum. Bu konudan daha önce bahsetmiştim zaten.


Tek yaşamanın, doğru düzgün bir mutfağa sahip olmamanın da etkisi ile daha kolay, ucuz ve pek fazla şey gerektirmeyen tariflere yöneldim diyebilirim. Bir süredir hemen her gün yediğimiz bir tatlıdan bahsetmek istiyorum bugün. Sadece 2 malzeme ile yapılıyor ama tadı ve kıvamı öyle muhteşem ki sanırsın içinde acayip acayip şeyler var.

27 Haziran 2016 Pazartesi

Ev Yapımı Nutella (Çikolatalı Fındık Ezmesi) Denemelerine Devam



Yıllar önce doğum günümde hediye edilen bir çikolata kitabım var bütün tariflerini teker teker okuduğum. Tarifler çok mu güzel derseniz, değil. Ama okudum. İçlerinden çok azını yapmak istedim. Kitaptaki ilgimi çeken tariflerden biri o zaman çikolatalı fındık ezmesi olmuştu ama tarifin içeriği şu şekildeydi aynen:
1 ölçü  pralin ezmesi
1 ölçü kakao
2 yemek kaşığı Kanola yağı

Pralin ezmesini almam gerektiğini, bulamayacağımı düşünüp vazgeçmiştim. 

Tabi zaman geçti, ben pralin yapmakta hiçir şey olmadığını öğrendim, hatta pralinli her şeyi daha da sever oldum. Ocak ayında, New York'tan Türkiye'ye kısa bir süre için döndüğümde ise Pralinli krema dolgulu chouxlar yapmak için hazırladığım pralin ezmesnin yarısı ile de bu yıllar önce kitapta gördüğüm ama o zamanki şartlardan dolayı denemeye yeltenmediğim tarifi denedim.

 


Daha önce blogda verdiğim diğer ev yapımı nutella tariflerinden biraz daha farklı ama sanırım ben bunu daha fazla sevdim. David Lebovitz tarifini sıcakken yemeye bayılıyorum, hatta kaşık kaşık soğukken de... Bir de organik içerikle hazırladığım, ama süt kullanmadan fındık ezmesi ile yaptığım tarif var.  Bugün vereceğim nutella tarifi ise gerçekten tam tatlılarda kullanmalık, krebe, ekmeğe sürmelik ve daha uzun ömürlü. Çok temel malzemelerle ve diğerinden farklı bir yöntemle hazırlanacak.

Diğer nutella tarifleri için:

Ev Yapımı Organik Nutella
Ev Yapımı Nutella

Bu tarif için, ev yapımı nutellanızın yeterince pürüzsüz olabilmesi için çok güçlü bir rondoya veya kahve değirmenine ihtiyacınız olacak. Ben kahve değirmeni ile hazırladım.

Yağ için ben fındık yağı kullandım. Fındık yağı kıvamı güzel bir şekilde etkiliyor ama eğer bulamazsanız kanola yağı, biraz aromasını bırakacağından sorun etmeyecekseniz sızma zeytin yağı veya hindistancevizi yağı kullanabilirsiniz. Hindistancevizi yağının da illa ki aroması geçecektir. Bu yüzden eğer istemezseni kanola, ayçiçek gibi kokusuz, nötr tatlı yağlar daha iyi olacak. Tabi ki yine de en iyisi fındık yağı :)


Ben sütlü bitter karışık seviyorum çikolatayı. Siz isterseniz sadece bitter ile hazırlayabilirsiniz. Benim tavsiyem karışık yapmanız.

Bu tarifteki pralinin kullanım alanı pek geniş. Kremanıza katabilir, eklerin içine ince bir kat sürebilir veya sadece ekmeğe bile sürüp yiyebilirsiniz.

15 Mayıs 2016 Pazar

Avokado Soslu Makarna ve Akçaağaç Şurubu Soslu Somon



New York'a taşındığımdan beri çok seyrek paylaşımlar yapabiliyorum. Bunun sebebi süper meşgul bir insan olmam değil, kaldığım evde fırın, mutfak malzemesi vs olmaması. (Bunu galiba daha önce yazdım ben, ama olsun) Hal böyleyken çok sıkıcı bir yemek skalam oldu. Dışarda yemiyorsam neredeyse her gün aynı şeyler :D Arada bir ufak ufak da olsa yeni şeyler denemeye çalışıyorum veya en azından daha az sıkıcı yemekler yapmaya. Tabi bir de bunların tavada yapılıyor olması lazım :D Bir de tek ben yiyeceğim için hiç uğraşasım gelmiyor, sonuçta yemek paylaşınca güzel olan bir şey.

Benim New York sıkıntılarımı bir kenara bırakalım, geçelim bugünkü tarife. Öncelikle somondan başlamak istiyorum ve bu konu hakkında söyleyeceklerim var. Marketlerden aldığımız, o mis gibi sandığımız kocaman Norveç somonları çoğumuzun bildiği gibi farm-raised yani çiftliklerde üretiliyor ve çiftliğin şartlarına göre yararından çok size zarar verme olasılı da var. Şimdi araştırdıklarım sonucu bu konuda öğrendiklerimi bir özetleyeyim:

6 Mart 2016 Pazar



Lavantalı Krema

55 gr  (7 yemek kaşığı) un
300 gr (1.5 kap) şeker
375 ml süt (1.5kap) 
335 gr tereyağ 
Vanilya
1 yemek kaşığı yemeye uygun lavanta

Lavantayı sütle kaynatmadan iyice ısıtın ve soğuyana kadar dinlendirin. Daha sonra lavantayı süzün.Süt, un, şeker ve vanilyayı pişirerek çok koyu kıvamlı bir muhallebi elde edin. Ayrı bir kaba alıp, üzerini streç film ile kaplayarak dolaba kaldırın ve soğutun. 

Muhallebi tamamen iyice soğuyunca kremayı yapabilirsiniz. 

Tereyağı küpler halinde doğrayın ve 1-1.5 dakika kadar çırpın, pürüzsüz ve pofuduk bir kıvama gelince soğutulmuş muhallebiyi ekleyip 1-2 dakika daha çırpın. Renklendirmek için 1/3 ünü ayırın. 

Renklendirmek istediğiniz kısma biraz frambuaz püresi ekleyin, ve iyice karıştırın. (isterseniz gıda boyası da kullanabilirsiniz)

Tereyağlı Kek

4 yumurta
225 gr yumuşak tereyağ 
2 su bardağı toz şeker
1 su bardağı tam yağlı yoğurt veya Süt kreması veya buttermilk 
Vanilya
3.5 su bardağı un (elenecek)
1.5 çay kaşığı kabartma tozu
1/4 çay kaşığı tuz

1 su bardağı süte 2 yemek kaşığı taze sıkılmış limon suyu veya elma sirkesi ekleyip karıştırın. 5 dakika kenarda kesilmesi için bekletin.

Yumuşak tereyağ 1 dakika kadar çırpıp kremamsı bir kıvam verin. Tuz ile şekeri ekleyip, 1-2 dakika çırpın. Karışım kabaracak, kremamsı ama pofuduk bir kıvam alacak. 
Yumurtaları teker teker ekleyin ve her yumurtadan sonra en fazla 1 dakika orta devirde karıştırın. En son yumurtayı ekledikten sonra 3-4 dakika karışım iyice kabarıp hafif köpüğümsü bir yapı alana kadar yüksek hızda çırpın. 
Vanilya (toz vanilin kullanacaksanız unla beraber eleyin) ve kestirdiğiniz sütü ekleyin. 1 dakika kadar, pürüzsüz bir karışım elde edene dek çırpın.
Unu ve kabartma tozunu yumurtalı karışıma ekleyin. Düşük devirde mikserle veya el çırpıcısı ile un karışıma tamamen karışana kadar karıştırın. Karışım unu yedikten sonra çok çırpmamaya özen gösterin, kekin yapısını bozar. 


Şimdi burda 2 seçeneğiniz var. Ya hamuru iki parçaya bölüp iki eşit kapta pişireceksiniz ya da tek kapta pişirip, eşit kabarmasını umacaksınız. Ben her zaman 2 ayrı kek pişiriyorum çünkü benim fırınım illa ki ortasını daha çok kabartıyor, keki 4 kata ayırmam neredeyse imkansız hale geliyor. Bu yüzden 2 kap kullanıyorum. Eğer 2 katlı yapmak isterseniz tek kalıpta yapıp direkt ikiye ayırabilirsiniz. 

2 adet 16 cm çapında kek kalıbının tabanını pişirme kağıdı ile kaplayın veya tereyağ ile yağlayıp un serpin. 
Hamuru kaplara eşit miktarda bölüştürün. 
Kalıplara boşalttığınız kek hamurunu önceden ısıtılmış 175C fırında 30-35 dakika pişirin. Bütün hamuru tek kalıpta pişirecekseniz 45-50 dakika kürdan ile kontrol ederek pişirin.


Pastanın yapılışı:

Pişirdiğiniz kekleri soğutup her birini 2 kata ayırın. 
İlk katı kullanacağınız servis tabağına yerleştirip sütle hafif ıslatın.
İlk katı krema ile kaplayıp üzerini böğürtlenle kaplayın. Böğürtlenlerin üzerine ince bir kat daha krema sürün ve 2. keki yerleştirip aynı işlemi kekler bitene kadar tekrarlayın. 

Kaplama içi ayırdığınız kremanın çok az bir kısmını ayırıp kalanı ile pastanızı kaplayın. Arta kalan kremaya ezdiğiniz iki böğürteni ekleyin ve iyice karıştırıp renklendirin. Bu renki krema ile da pastanın alt kısımlarından başlayararak bir bıçak veya kaşık yardımı ile ufak dokunuşlar yapıp yayarak pastanızı renklendirin. 


5 Mart 2016 Cumartesi

Sağlıklı Çikolatalı Puding (Avokadolu Çikolatalı Puding)

Gerçekten sağlıklı.

"Iyy avokadolu puding mi?" demeden önce bir soluklanın. Avokado sevmiyorsanız bile avokado tadı hiç ama hiç baskın olmadığı için siz de seveceksiniz. Hem de aslında pudingten öte bir kıvamı, dokusu ve tadı var. Daha çok şöyle tanımlayayım çikolatalı, yoğun ve kremsi bir kıvam, pürüzsüz bir doku... Puding demek biraz sönük kalıyor bence çünkü çok daha tatmin edici.

Avokadolu puding

Genelde bir tatlı tarifinin başına "sağlıklı" sıfatı ekleyeceğim zaman her tarif için sizi önceden mutlaka uyarıyorum. "Sağlıklı tatlı diye bir şey pek mümkün değil!" çünkü ne yazık ki her ne kadar çok sevsek ve hayatımızın içinde olsa da şeker yararlı değil, hatta ben inanmak istemesem de zararlı.

Bir tatlının yağını biraz azaltıp içine yapay tatlandırıcı koyunca da o sağlıklı hale gelmiş olmuyor tabi. Ama avokadolu çikolatalı puding diğerlerine göre gerçekten çok masum çünkü avokado kendi başına çok sağlıklı.

2 Ocak 2016 Cumartesi

Tahin Pekmez ve Beyaz Çikolatalı Sufle / White Chocolate Tahini Lava Cakes




*Scroll down for the English recipe*

Tahin Orta Doğu mutfağına ait bir yiyecek ve hemen hepimizin bildiği gibi susamdan elde ediliyor. Omega 3 ve omega 6 kaynağı. Tabi yağlı biraz, olsun. Susam benim için çok bir şey ifade etmese de tahin cennetlik. Çocukken nasıl sevmemişim bilmiyorum ama nefret ederdim tahin ve pekmezden. Belki de ebeveynlerimin sürekli yedirmeye çalışmalarındandır. Sonuçta ortada ısrar varsa ve sağlıklı deniyorsa yemek istemezsin onu. Çünkü sen çocuksun ve yediğin/istediğin hemen her şey leş olmalı. Sarelle istersin, leş çokokrem istersin, pis cipsleri istersin ama tahin pekmez mideni bulandırır. Tahin helvasından nefret edersin, bal ancak sütle. 

Anneler, size sesleniyorum. Yapmayın, çocuklarınızı zorlamayın bir şeyi yemeleri için. Yiyeceksek bile sırf "Bak çok sağlıklı, 1 kaşık ye bare evladım!" diye kaşığı uzata uzata bizi tiksindirdiğiniz için yemek istemiyoruz. (istemiyorduk) Hele "bak ekmeğe sarelle sürdüm, hadi ye" diye yaşımız küçük diye zekamızı da küçümsemeye çalışmayın, renginden bile anlaşılıyor onun tahin-pekmez olduğu. 

Tahin, evet her şeye yakışmasa da yakıştığı şeyleri de çok üst levellere çıkarıyor. Bakınız tahinli kurabiye. Bakınız humus, bakınız tahinli çörek. Bana kalırsa biz çok şanslıyız hem böyle mükemmel bir şeyden haberimiz var, hem de ülkemizde çok rahat şekilde bulabiliyoruz. 

Tahin pekmez suflesini çok yerde duydum, bir iki yerde yedim. Yediklerimin arasında önerebileceğim bir yer yok ne yazık ki. Bana aşırı şekerli ve tahin miktarı yetersiz geldi. Evden ayrılmadan denemek istedim ve her zaman yaptığım beyaz çikolatalı sufleye uyarladım. Aslında bir de ayrı bir tarif daha denedim, onda pekmez yok ama o da aşırı güzel oldu.